Köy yerleşik alanlarında veya yerleşik alan tespiti yapılmayan köylerde izinsiz inşaat yapan kişilere İmar Kanununun 42. maddesinin 5. fıkrası hükmü gereğince verilecek en az ceza miktarı ne olmalıdır? Veya köy yerleşik alanlarında il özel idaresince onaylanmış projelere aykırı olan veya hiç proje incelemesi yaptırmayan ve muhtardan izin alarak inşaat yapanlara ceza işlemi uygulanır mı? Uygulanacaksa, yapı sahibine ne kadar ceza verilmelidir?

Site içerisinde 1993 yılında imarı alınmış (dubleks) yazlığımız 2 kat ve çatı eklentisi bulunmaktadır. 2. katın açık terası kapatılıp eklentiye devam edilip oda yapılması ve komşumla ters istikamette bulunan alt kattaki odaların terasta bir kısmı çatı ile kapatılmış durumda (8 metre kare) kiremitlerinin kaldırıp açık balkon yapmam mümkün mü? Belediyede bu sorumu kim yanıtlar?

Tapuda bodrum ve tek katlı kâgir binamız var. Şimdi biz bu binanın üzerine 1 kat daha çıkmak istedik. Elimizde mevcut eve dair plan yok, kayıp. 25 senelik evimizin oturma ruhsatı olmadığını da öğrendik. Elektrik, su, telefon aboneliğimiz var. Emlak vergimizi de yatırıyoruz. Elimizde sadece ev yapılırken yatırılan sigorta kâğıtları var. Şimdi Belediye görevlileri; 2 kat ve altı bodrum olacak şekilde yeni plan çizdirmemiz gerektiğini söylüyorlar. Mühendis binaya baktı sıkıntı olmaz dedi. 110 m2, 2 kat ve 40 m2 bodrum olacak şekilde inşaat ruhsatı verilecek. Ama bizden 2 kat için tekrar sigorta vs. ödeyeceğimiz söyleniyor. Bu işlem doğru mudur?

Usulüne uygun olarak hazırlanmış bir "imar planı değişikliği" dosyasının belediye meclisince onaylanması halinde, 3194 sayılı İmar Kanununa göre 30 günlük askı süresi başlar ve bu süre içerisinde o kentte yaşayan halkın itiraz etme hakları vardır. Bu itirazlar yine belediye meclisi gündemine alınır ve karara bağlanır. Benim sorum, belediye meclisi tarafından reddedilen imar planı değişikliği tekliflerine de halkın itiraz hakkı olup olmadığı konusunda. Reddedilen imar planları askıya çıkarılmadığı için itiraz hakkı olmadığı, itiraz dilekçesi verilmiş olsa bile belediye meclisi gündemine alınmaması gibi bir uygulama yaygındır. Belediye meclisince kabul edilen bir imar planına yine belediye meclisinde itiraz edilebiliyorsa, reddedilen bir imar planına da itiraz edilebilmesi ve bu itirazın belediye meclisi tarafından karar bağlanması gerekmez mi?

3194 sayılı Kanunun 32 ve 42. maddelerinin uygulamalarında ilçe belediyesi tarafından yapı tatil tutanağı düzenlenmiş, belediye encümenince para cezası verilmiş, 1 ay içinde aykırılığın giderilmemesi sonucunda encümenden yıkım kararı alınmış ve cumhuriyet savcılığına suç duyurusunda bulunulmuştur. Yıkım yapılmamıştır. Bu durumda büyükşehir belediyelerinin yıkım konusunda sorumluluğu nelerdir?

Belediyemize 28.05.2014 tarihinde girmiş bir inşaat projesi dosyamız var, 08.04.2013 tarihli imar durum belgesi mevcut, mülga geçici 6. maddeye istinaden, 01.06.2013’den önceki tip imar yönetmeliğine göre çizilip, 08.09.2013 tarihli yönetmeliğin lehte olan hükümlerinden faydalanarak (arka bahçeye kapalı çıkma yapılmış) fakat dosya belediyemize gelmeden 22.05.2014 tarihinde yönetmelikte değişikliği oldu. Bu dosyanın mülga geçici 6. madde kapsamında değerlendirilip değerlendirilemeyeceği? Hangi hallerde mülga geçici 6. madde kapsamında değerlendirilebileceği? 23.05.2014 tarihli bakanlık talimatnamesine göre ilgilisi tarafından 08.09.2013 tarihli tip imar yönetmeliği seçilirse mülga geçici 6. maddenin uygulanıp uygulanmayacağı?

2013 yılı şubat ayında Konya Ereğli ilçesinde müteahhitin yapmakta olduğu 3 katlı 9 dairesi bulunan bir binadan sözleşme yapmadan bir daire alarak içerisine yerleştim, binada bazı eksiklikler olduğundan dolayı tapu dairesinden almış olduğum tapu kat irtifaklı tapu idi, bu yıl bina tamamlanarak tüm daireler satıldı ve halen çatı yalıtımı tamamlanmadı. Müteahhitler oturum ruhsatını alarak daire sahiplerine teslim etmeye mecbur değiller mi?

İmar Kanununun 8. maddesinin (ğ) bendi sadece büyükşehir belediyelerini mi kapsamaktadır. Yoksa büyükşehir olmayan illerdeki il özel idarelerini de kapsamakta mıdır? İl özel idare olarak yola cephesi olmayan parsellere inşaat izni verilebilir mi?

1995 yılında … yapı kooperatifi adına düzenlenen yapı ruhsatına istinaden kat irtifakı kurulmuştur. Kat irtifakına konu imar adalarında ikiz dubleks konutlar yer almaktadır. Düzenlenen yapı ruhsatına istinaden yapıların yarısına yakın bölümünün süresi içinde inşaatına başlanmış ve iskân edilebilir hale getirilmiştir. Kalan yapıların ise süresi içinde yapımına başlanmamıştır. Buna göre; 1. Herhangi bir genel kurul kararı ve hissedarların muvafakatnameleri olmadan kat irtifakına esas projeye göre yeniden yapı ruhsatı düzenlenip düzenlenemeyeceği, 2. Tüm yapıları için 1 adet yapı ruhsatı bulunan imar adalarında 5 yıllık yasal müddeti içinde yapımına başlanan ve tamamlanan yapılar olması durumunda yapımına başlanmayan yapıların ruhsatsız sayılması ya da müktesep haklarının nasıl değerlendirileceği, 3. İkiz dubleks konutların diletasyon ile bölünerek teker teker ruhsatlandırılıp ruhsatlandırılamayacağı gibi konularda tereddütler oluşmaktadır.

1) İnşaat ruhsatı bulunmayan kaçak yapılarda kat irtifakına geçilebilir mi? Tapu Sicil Müdürlüğü kat irtifakı kurulurken belediyeden alınacak olan yapı ruhsatını sorgulamayıp, belediyenin onayladığı mimari proje ve arsa tapusu üzerinden kat irtifakı kurabilir mi? 2) Müteahhit bu tür bir işlem sonucu (kat irtifakı tapusu üzerinden) inşa ettiği kaçak daireleri veya aynı arsa üzerinde ruhsatlı olanlar dışında kaçak olarak fazla kat yapmışsa ve kat irtifakı üzerinden daireleri vatandaşa satarsa sorumlu kim olur? Durum resmi makamlara ve mahkemeye intikal ederse vatandaşın kaçak daire için ödediği hatırı sayılır para kimden tahsil edilir? 3) Kat irtifakından kat mülkiyetine geçişin belli bir zamanı var mı? Kat mülkiyetine geçilmeksizin tapular kat irtifakında kalırsa zaman açısından yasal bir engel var mıdır? Bu tür bir durumda kat mülkiyetine geçişte Yapı Kullanma İzin Belgesi gerekeceğinden, zaten kat mülkiyetine geçilemez. Daire alan vatandaş hakkını aramak için ne yapabilir?

Ruhsat eki mimari projesinde, ortak alan olarak gösterilen mescitlerin, yapı ruhsatı aşamasında ya da iskândan sonra bağlı bulunan müftülüklere veya herhangi başka bir kuruma bildirilmesi gerekir mi?

Kaçak olarak yapılmış bir yapıda, eğer mülk sahibi (tapu sahibi) hayatta değilse ve kaçak yapıyı va-rislerden birisi yaptırmış olmasına rağmen hiç birisi kaçak yapıyı üstlenmiyorsa, muhatap bulunamıyor-sa, bu durumda kaçak yapıya yıkım kararının yanı sıra kanunda geçen para cezası uygulanır mı? Uygu-lanırsa ceza kimlere ne şekilde uygulanır.