Sayın yönetici, 24.02.1984 tarihinde yürürlüğe giren 3290/2981 sayılı İmar affı yasası uyarınca İl Özel İdaresine tahsis edilen hazineye ait taşınmazlara verilen Tapu tahsis belgesi; başvuru yapan ilgili yurttaşlara o günün koşullarında harçları ödettirilirek kendilerine tahsis edilmiştir.Şimde bazı yurttaşlarımız kendilerine tahsis edilen taşınmazların kendilerine satılmasını istemektedirler.Ayrıca bazıları kendilerine tahsis edilen alandan arta kalan taşınmazın satılmasını istemektedirler ( Örneğin İl Özel İdaresine 596.m2 tahsis edilen bu yerin 400.-m2.si yurttaşa tahsis edilmiştir.)yasal olarak İl Özel İdaresi bu taşınmazları satabilirmi ? Tapu Tahsis belgesinin tapuya çevrilmesi yasal olanaklımıdır? Yanıtlarınız için çok sağolun ve başarılar.

İyi çalışmalar ; Türk Ceza Kanununun 184. maddesine ek olarak çıkan 5377 sayılı kanunun 21. maddesine (184.maddenin İkinci ve Üçüncü fıkra hükümleri, 12 Ekim 2004 tarihinden önce yapılmış yapılarla ilgili olarak uygulanmaz.) göre 12 Ekim 2004 tarihinden önce yapılan ruhsatı alınmış fakat yapı kullanma izni (İskan) olmayan binalara su abonesi ver demekmidir. Yoksa bu ceza kanunu hükümlerini uygulamayacağım, verirseniz eğer imar kanununa göre işlem yaparım demekmidir. Bu konuda bizi aydınlatırsanız sevinirim. İlgilerinize teşekkür ederim.

İmar Kanunu 32. ve 42. maddesine göre yıkım kararı ve para cezası verilmiştir.Kanunda yapı sahibi denilmiştir. Burada yapı sahibinden anlasşılması gereken tapu maliki mi yoksa inşaatı yapan kişi midir? Bilgi veriseniz sevinirim. Teşekkürler.

Kasabamızda ikamet eden fakat imar sahası dışı bir bahçeye su abonesi yapabilir miyiz? Bahçe vefat eden eşinin üstünde ve hisseli olarak tapusu var. Mücavir alan içerisinde bulunan ve hisseli bir bahçeye su abonesi yapabilir miyiz? Yaparsak hangi çözüm yolundan hareket etmem gerekir?

Kadastro parselinin imar planında yola gelen kısımlarının 15. ve 16. madde hükümlerine göre terk işlemi yaptırıldıktan sonra mı imar ruhsatı verilir? Vatandaş bir bedel iddia edebilir mi? Mahkemeye verse kazanır mı?

Beldemizde, yapı ruhsatı alınmış bulunan ve bu nedenle de adrese dayalı nüfus kayıt sisteminde adresi inşaat olarak güncellenen yapılardan bir kısmı, yapı kullanma izin belgesi alınmaksızın, ya malik tarafından ya da kiraya verilmek suretiyle kullanılmaya başlanmaktadır. Buralarda ikamet etmeye başlayan kişilere, ‘Adnks’ gereği nüfus idarelerine adres değişikliklerini yaptıracakları esnada, ikamet ettiğiniz adres sistemde "inşaat" görünmektedir, bu durumda kaydınız yapılamaz denilmektedir. Dolayısı ile sistemde "inşaat" olan adresin "konut" olarak güncellenmesi talebi ile idaremize başvurulmakta, idaremiz de maliklerden yapı kullanma izin belgesi almalarına bağlı olarak güncellemenin yapılabileceği söylemektedir. Ancak muhatap olduğumuz kişilerin bir kısmı bu tür taşınmazlarda kiracı olduklarından bilfiil kendileri yapı kullanma izin belgesi almakta, malikler ise duyarsız kalmaktadır. Bu durumda yapı kullanma izin belgesi almadan oturulmaya başlanılmış binalarda Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sisteminin de işlerliği açısından adres güncellemesi yapılarak "inşaat" olan adresin "boş konut" olarak güncellenmesinde herhangi bir sakınca var mı?

Belediye sınırları ve mücavir alanları içinde 2004 yılından önce yapılan ve şu anda ikamet edilen yapıların 2010 yılında şikayet üzerine tespit edilmesi durumunda cezai işlem uygulaması ne olur? Daha önceden (2004 yılından önce) elektrik ve su abonesi almış olması, binanın eski olması (binanın yaşı) verilen cezayı nasıl etkiler? (örneğin 1995 yılında bina yapılmış ve şuanda binada oturuluyor, elektrik-su abonesi var, ama şikayet üzerine 2010 yılında tespit edildi? Cezası ne olur?)

İnşaat ruhsat süresi 5 yılı geçmiş, zamanında ruhsat yenilemesi yapılmayan, (5 yıl içinde kaba inşaatının bittiği kanıtlanan) inşaat alanında artış olmayan yapılarda yeniden ruhsat tanziminde harç alınır mı?

Şehir Plancısıyım ve Çerkezköy Belediyesi bünyesinde sözleşmeli personel olarak çalışmaktayım. Henüz “F” grubu karneye sahibim. Bayındırlık Bakanlığının belirlediği standartlara göre görev yaptığım belediyenin karne grubu “C” dir. Kanunlara göre; bulunduğum ilçenin planlarını “C” grubu veya daha yüksek karnesi olan plancılar yapabilir. Fakat plan tadilatları hususunda net bir cevap alınamamaktadır. “F” grubu karne sahibi ve belediye personeli olarak, belediye bünyesinde plan tadilatları yapma yetkim var mıdır? Ufak plan değişikliklerini belediye tonlarca para ödeyerek dışarıya yaptırmak zorunda mıdır?

Belediyemiz sınırları dahilinde 3 muhtelif ada üzerinde izinsiz ve imarsız alanda sürücü kursu pisti yapılmaktadır. Söz konusu bölge bölgenin teknik alt yapı ve sosyal alanlar olduğu ormanla sınır olması nedeniyle yangın riskini de artırdığı gerekçesiyle mahalle sakinleri tarafından yazılı ve sözlü şikayetlerde bulunulmaktadır. Onaylı imar planında ise konut alanı teknik altyapı alanı ve yol olarak planlı sahada ve kısmen Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan 6831 sayılı Kanunun 2 nci maddesinin (b) bendine göre orman sınırları dışına çıkartılan sahada kaldığı tespit edilmiş olup bu nedenle zeminde yapılan çalışmalar yasal mevzuata aykırı olduğu gerekçesiyle tarafımızdan zabıta marifetiyle çalışmalar durdurulmuştur. Söz konusu eğitim pistinin bulunduğu alanın bir bölümü kendi tapulu arazisi olup diğer kalan bölümde 6831 sayılı Kanunun 2-B kapsamındadır. Gelişmelere binaen sürücü eğitim pisti sahibi kendi tapulu arazisinde pist alanı tesis etmek üzere Belediyemize müracaat etmiştir. Bu konuda aydınlatıcı bilgi verir misiniz?

Binaların bodrum katında planlanan otoparklara bağımsız bölüm numarası verilir mi?

1-3194 sayılı İmar Kanunu’na göre tapu baba adına kayıtlı iken oğlunun üzerine ruhsat yazılabilir mi? Yazılan bu tip ruhsatlar geçerli midir? Babanın düz bir yazıyla falan ada, parsele oğlumun ev yapmasına müsaade ediyorum demesi yeterli olur mu? 2-3194 sayılı İmar Kanunu’na göre mevcut parsel üzerinde önceden yapılmış evler var. Bu evlerin toprak kısmı hisseli olmasına rağmen ev zamanında kim yapmışsa onun adına kadastro dip notunda falanca oğlu falancanın diye yazıyor. Bu durumda toprak hisseli olmasına rağmen ev kişinin olduğu halde ruhsat alarak üzerine kat yapabilir mi? Yoksa muvafakatname alınması mı gerekir? 3-3194 sayılı İmar Kanunu’na göre beldemizde belediye kurulmadan önce yani yakın tarihimize göre 1988 - 1992 yılları arasında yapılan inşaatlar var. Bu inşaatların mevcuduna ruhsat vermeden üzerine ruhsat vermek imar kanuna aykırı mıdır? Bu durumdaki binalar tespit edildiğinde nasıl işlemler yapılmalı? Birde tapu hisseli ise hissedarlardan izin almak gerekir mi? Alınmadan işlem yapılırsa sonuç ne olur? Bir de küçük yerlerde çalışan personeller başkanın baskısı altında kalıyor, o zaman bu durumda ne yapmak gerekir?