Sayın hocam mülkiyeti belediyemize ait olan parselin 2886 Devlet İhale Kanununa göre encümen tarafından ihalesi yapılmıştır. İhale edilmiş olan kat karşılığı konut inşaatının ruhsatı belediye adına ke-silecek, ruhsat verilirken yapılacak konutların yapı denetim hizmetini belediyede çalışan teknik perso-neller üstlenebilir mi? Hem inşaatın kontrollüğünü hem de ruhsatın arka yüzündeki yapı denetim kısmına imza atabilir mi yoksa müteahhit firma yapı denetim firması ile sözleşme yapması mı gerekiyor? Mülkiyeti belediyeye ait bu parsel 4708 sayılı Yapı Denetim Kanunun 1. maddesinin (a) bendine göre muaf sayılabilir mi?

1- Tarımsal ürün depolama için 5000 m² soğuk hava deposu bulunmakta olup bu soğuk hava deposunun sadece 3000 m²’sinin iskan ruhsatı bulunmaktadır. Geri kalan 2000 m² yapı ruhsatsız ve kaçak yapı statüsündedir. Belediye encümeni ola-rak ne kadar ceza kesebiliriz? Tapu durumu müstakildir, hisseli değildir. Ticari amaçla kullanılan bir depodur. 2- Diğer sorum 1983 yılında 2 katlı betonarme yapı ruhsatı alınan bir bina şu anda 4 katlı olarak yapılmıştır. 3. ve 4. katların hiç ruhsatı olmamakla beraber, ilk iki katın yapı ruhsatı süresi bitmiş ve hükümsüzdür. Bu durumda yapı ruhsatı alınan ilk iki kata da kaçak yapıdan ceza kesilebilir mi?

Beldemizde entegre sanayi tesisi vardır. Bu tesisin inşaat ruhsatı çalışmalarını yapıyoruz. Ancak işyeri sahipleri, inşaat ruhsat alırken borulama ve konveyörlere inşaat ruhsatı alınmayacağı yönünde ısrar etmek tedirler. Borulama ve konveyörlere inşaat ruhsatı alınması gerekir mi?

Belediye sınırları ve mücavir alanları içinde 2004 yılından önce yapılan ve şu anda ikamet edilen yapıların 2012 yılında şikâyet üzerine tespit edilmesi durumunda, cezai işlem uygulaması ne olur? Daha önceden (12.10.2004 tarihinden önce) elektrik abonesi almış olması, binanın eski olması verilen cezayı nasıl etkiler? (örneğin 1990 yılında bina yapılmış ve şuanda binada oturuluyor, mesken elektrik abonesi var, ama şikayet üzerine 2012 yılında tespit edildi) Bu durumda nasıl bir yol izlenmelidir?

Planlı Alanlar Tip İmar Yönetmeliğinin 16/4 maddesinde emsal tanımı yapılarak açık çıkmaların emsale dâhil edilmeyeceği, Yönetmeliğinin 36. maddesinde ise açık ve kapalı çıkma yapılabilmesi için tabii zemin-den çıkma altına kadar en yakın şakuli mesafesinin 2.40 m. olması gerektiği belirtilmiştir. Dolayısıyla zemin kattaki yapılaşmalarda açık ve kapalı çıkma yapılamamaktadır. Zemin katta yapılan ve veranda olarak isim-lendirilen alanların emsale dahil edilip edilmemesi hususunda tereddüt yaşanmıştır.

17.08.2011 tarihli resmi gazete de yayımlanan 648 sayılı kanun hükmünde kararname ile 4708 sayılı yapı denetimi hakkında kanun nun bazı maddeleri yeniden düzenleme yapılmıştır.yapılan düzenlemde 200 m2 yi geçmeyen müstakil yapılar yapı denetim muaf bırakılmıştır, Danıştay 6. Dairesi ise 200 m2 nin iptali için 2010’da Anayasa Mahkemesine başvurmuş. Mahkeme de 3 Kasım 2011 günü yasayı iptal ettimiş. Böylelikle artık 2 katlı ve 200 metrekareyi geçmeyen binalar ibaresi yönetmelikten kaldırılmıştır. Mahkeme 4708 de ki 200 m2 yi kaldırdı, Kanun Hükmünde kararnamede 200 m2 nin iptali için dava acılmadığı için bodrum katı dışında en çok 2 katlı yapılar yapı denetimden muaf mı?

İlçemizde 5 katlı ve çift daireden oluşan zeminde 3 dükkân ve üzeri 8 daireli bir yapı bulunmakta-dır. Bu yapının tüm katlarının iskanı alınmış ancak son katta bulunan 2 daireden biri mevcutta yapıl-mamıştır. İskan belgesinde zemin üzeri 4. katta bulunan 1 daire için verilmiş ibaresi geçmesine rağmen ünite kısmında 2 adet ve m2 ise projesi incelendiğinde 2 daire olarak verilmiş olduğu, bu nedenle uyuşmazlıklar görülmüştür. Bahsi geçen bu yapıda kat mülkiyeti kurulması talep edilmiş olup, yukarıda bahsedilen nedenlerden dolayı çelişkiye düşüldüğünden bu bina kat mülkiyetine geçebilir mi?

Planlı Alanlar Tip İmar Yönetmeliğinin 19. maddesinin 4. fıkrasında; “Ayrık yapı nizamına tabi olup, imar planı ile farklı yükseklik veya kullanım kararları getirilmiş imar parselleri tevhid edilemez.” Hükmü bulunmaktadır. Onaylı planımızda bitişik nizama tabi olup, imar adasında ada ayrımı yapılarak farklı kullanım kararı getirilen (ticaret/konut), farklı yapı yükseklikleri (12.50m./9.50m.) bulunan 2 parselinin tevhidinin yapılıp, yapılamayacağı hususunda tereddütte düşülmüştür. Şayet; görüşünüz tevhid yapıla-bileceği şeklinde olursa yeni oluşacak parselin kullanım kararı üst karar olan ticaret şeklinde ve yapı yüksekliği yine üst karar olan 12.50 m şeklinde mi uygulanacaktır?

Bilindiği üzere 12.10.2004 yılından önce yapılan yapılara af getirilmiş. Bu yapılara ise kapı numarası ve-rilmesinde ise 2004 yılından önce yapıldığını ispatlanması gerekir. Köy ihtiyar meclisi kararı gelirse yapının 2004 yılından önce yapıldığına dair ve bu belgeye istinaden işlem yapılarsa, bu işlemlerde herhangi bir hu-kuksuzluk var mı?

İlçemizde bulunan İlçe Müftülüğü, İlçe Kaymakamlığı kanalıyla belediyeye bir yazı göndererek Be-lediye İmar Planında dini tesis olarak görülen ve Merkez Cami bitişiğinde bulunan 5 adet arsanın 5393 sayılı Kanunun 75/d maddesine göre 25 yıllığına bedelsiz olarak cami tadilatında ve genişletilmesinde kullanılmak üzere tahsis edilmesi talep edilmektedir. Belediye Meclisi kararı ile belediye arsası tahsis edebilir mi, tahsis edildiği takdirde meclis kararından başka ne gibi işlem yapmak gerekir (kontrat ve sözleşme gibi)

Derginizin Nisan sayısında Recep Demir’in “Yapı Ruhsatı ve Yapı Kullanma İzni” başlıklı makalesi üzerine, yapı kullanma izni verilmesi esnasında istenilmeyen belgelerden sosyal güvenlik müdürlüğünden ilişik kesme belgesi aranıp aranmayacağı hususunda tereddütlerimiz oluşmuştur. Konunun açıklanmasında fayda mütalaa edilmektedir.

1- Hisseli parsele hissedarların muvafakatnameleri alınmak suretiyle birden fazla yapı yapılabilir mi? Bu parselin imar parseli ya da kadastral parsel olması bir farklılık oluşturur mu? 2- Ruhsatsız yapı bulunan parselde bu ruhsatsız yapının ruhsatlandırılması amacıyla imar durumu veri-lebilir mi? 3- Ruhsatsız yapı bulunan parselde başka bir yapı için imar açısından bir sakınca yoksa imar durumu ve-rilebilir mi? 4- Bitişik nizam imar parselinde imar durumu verirken, imar planlarında taks oranı belirtilmediği halde ayrık nizamda belirtilen max % 40'lık oran sınırı bitişik nizamda da kullanılmalı mı? Bitişik nizam için de böy-le bir sınırlama söz konusu mudur? Cevaplarımı hangi kanun veya yönetmeliğin maddesine dâhil ise ayrıntılı olarak belirtirseniz çok mem-nun olurum.