Belediyemize bağlı mücavir alan içerisinde 3 adet köy bulunmaktadır. Bu köylerden tapu kadastro geçmiş olup her mükellefin tapusu bulunmaktadır. Bu şahıslardan arsa, arazi ve binalarından emlak vergisi alabilir miyiz?

511 metrekare arsa üzerinde 120 metrekare tek meskeni bulunan ve hiç bir geliri bulunmayan ev hanımı emlak vergisinden muaf olabilir mi?

İhale yolu ile satılan bir gayrimenkulün emlak bildirimi nasıl alınmalıdır? Bir cadde üzerindeki normal değeri varsayalım 50.000 TL, ihale ile satıldığında ise 100.000 TL' ye satılmış olsa, buna göre emlak bildirimi normal değeri olan 50.000 TL üzerinden mi alınacak yoksa ihale değeri üzerinden mi? Ayrıca tapuya emlak değeri verilirken hangi değerin dikkate alınması gerekir?

ÖZEL ÜNİVERSİTEYE AİT ARSA İMAR PLANINDA SAĞLIK TESİSİ OLARAK GÖZÜKMEKTE OLUP HASTANE İNŞAATI YAPILMAKTA VE AYRICA ÖZEL ÜNİVERSİTEYE AİT FABRİKA BİNASI BULUNDUĞUNDAN DOLAYI EMLAK VERGİSİNDEN MUAFİYET HAKKI VARMIDIR.

Belediyemize verilen arsa bildiriminde %60 özürlü sağlık kurumu raporu olan bir mükellefe indirim uygulanıp uygulanmayacağı konusunda tereddüde düşülmüştür. Özürlülere bina vergisinde uygulandığı gibi arsa ve arazi vergisinde de indirim uygulanır mı?

Köy Kıymet Beyan Defterinde kayıtlı (Belediye ve mücavir alan sınırları dışında bulunan), Emlak Vergisi Kanunu'nun 14. maddesine göre daimi muaflıktan yararlanan 15 parsel arazi, malikinin 1999 yılında vefatı üzerine, veraset ilamı aldıktan sonra, varisine 26.12.2002 tarihinde tapu devri yapılmış ancak kendisine tapu devri yapılan malik daha yeni emlak vergisi bildiriminde bulunmuştur. Dolayısıyla daha önce emlak vergisi bildiriminde bulunmamıştır. Bu durumda, ne şekilde cezalı işlem yapılması gerekir? Tüm parseller için bildirimde bulunmamaktan dolayı (parsel sayısına göre) ayrı ayrı ceza kesilebilir mi? Yoksa tek bir ceza mı kesilir? Bildirim 2011 de verildiğine göre bu yıla ait ceza uygulanabilir mi? İntikal eden araziler daimi muafiyetten yararlandığı için, vergi ziyaı söz konusu olmayacağına göre, cezalı işlem bildirimde bulunulmayan her yıl için tekrarlanabilir mi? Yani her yıla ayrı ayrı ceza kesebilir miyiz? Ayrıca kesilecek usulsüzlük cezalarına faiz uygulanabilir mi?

Bir otelin arsası tahsisli devlet arazisi, bundan arazi vergisi alınmıyor ancak bina vergisi alınıyor. Otelin turizm işletme belgesi var otel 2000 yılında hizmete girmiş. Turizm işletme belgesinde 5 yıldızlı otel gözüküyor. Yapı kullanma izni belgesinde yapı sınıfı da 5-C dir. Emlak beyanında 1. sınıf otel olarak gözüküyor ve 2000 yılından beri bu şekilde vergi ödüyorlar. Ancak yine aynı yerde başka oteller lüx olarak gözüküyor ve bunun üzerinden beyan veriyor. Dolayısıyla aynı metrekaredeki aynı özellik ve vasıflardaki x oteli örnek veriyorum 50.000 TL emlak vergisi öderken y oteli 80.000 TL vergi ödüyor. Sizce bu özelliklerdeki bir otelin emlak beyanında sınıfının lüks mü 1 inci sınıf mı olması gerekir. Eğer lüks olması gerekir ise, 1 inci sınıfta beyan vermiş olan otelden bu fark 2000 yılından itibaren alınır mı? Alınırsa faiz uygulanır mı, faiz uygulanırsa yine başlangıç tarihi olan 2000 yılı mı alınır? Böyle bir işlem için uygulanması gereken yol nedir?

Turizm işletmelerinde emlak vergisi muafiyeti; yatırım belgesinin alındığı tarih mi? Turizm İşletme Belgesi mi? Yapı izninin alındığı tarih mi, ne zaman başlar?

Beldemiz 2000’ li yıllarda 4 mahalleydi. 2003 yılında gerçekleştirilen 18.madde uygulanması sonucu 2003, 2004 ve 2005 yıllarında mahalle sayılarımızda artış oldu. 2000 yılında gayrimenkul edinen bir mükellef bu yıllarda bildirimde bulunmadığı için gayrimenkulünün olduğu yer yeni kurulan mahallenin yeni sokağına kaymış. Söz konusu mahallenin sokağının isimleri o yıllar içinde verilmiş ancak arsa m2 birim değeri meclis tarafından belirlenmediği için gayrimenkulün edinildiği tarihi girdiğimde ekranda m2 birim değerinin verilmediği uyarısını alıyorum. Bu sokakların değerleri sonraki yıllarda verilmiş olup bu mükellef için nasıl bir vergilendirme yapabilirim izlemem gereken yöntem nedir.

Mesken sahibi tarafından emlak vergisi bildirimi yapılmadığından 31.12.2010 tarihinden önce 213 sayılı VUK’na göre, usulsüzlük cezası verilmiştir. Bu ceza 6111 sayılı Kanun kapsamında yer alıyor mu, terkin edilmesi gerekir mi?

1-Bilindiği üzere ilgili Kanunda 12/10/2004 tarihinden önce yapılan yapılarda yapı kullanım izni aranmaz diye bir ibare var. Vatandaş elektrik abonesi olmaya gittiği zaman ilgili kuruluş vatandaştan (Herhalde Yapı Kullanma İzin Belgesi olmadığı için) 2004 yılından önce yapıldığına dair bina beyannamesi istemektedir. Bu uygulamanın herhangi bir kanuni dayanağı var mı? Yoksa ilgili kuruluşun kendi uygulaması mı vatandaşla devamlı sorun yaşamaktayız. Beyannameyi verdiğimiz zaman sorumlu biz mi oluyoruz? 2- Tarla vasıflı imar alanı dışında bulunan taşınmazın üstüne yapılan besihane bekçi kulübesi gibi yerlere bina beyanı alabilir miyiz?

6111 sayılı Kanunun, mahalli idarelerin ihtiyaç fazlası işçilerine ilişkin hükümler başlıklı 166 ncı maddesinin (6) numaralı bendinin son cümlesinde kıdem tazminatına ilişkin hükümler saklıdır denilmektedir. Belediyemizde görev yapmakta iken diğer kurumlara ataması yapılan işçilerin kıdem tazminatı yeni işe başladıkları kurum tarafından mı ödenir?