5747 sayılı Kanunla tüzel kişilikleri iptal edilerek, 29 Mart 2009 tarihi sonrası kapatılan ilk kademe belediyelerine ait olup, sonrasında mülkiyetleri belediyemiz adına tapu tescil işlemleri yapılan gayrimenkullerin 2886 sayılı Devlet İhale Kanunu hükümleri uyarınca yapılacak satış işlemlerinin, KDV istisnası kapsamında olup olmadığının belirtilmesini arz ederim.

Daha önce birimimizden işyeri açma ve çalışma ruhsatı alarak umuma açık eğlence yeri çalıştıran bir mükellef işyerinin işletmesini başka bir şahsa vererek vergi kaydını iptal etmiştir. İşyerinin maliye’deki kaydı ikinci şahıs adına geçmiştir. Ekiplerimizin yaptığı denetimlerde vergi mükellefi adına işyeri açma ve çalışma ruhsatı olmadığı için işyeri ruhsatsız faaliyet gösterdiği için mühürlenmiştir. Mühürlemeyi müteakip adına işyeri açma ve çalışma ruhsatı bulunan birinci şahıs müdürlüğümüze gelerek yapılan uygulamanın yanlış olduğunu, vergi kaydının olmamasının ruhsatı etkilemeyeceği yönünde müracaatta bulunmuştur. Hatta işyeri ruhsat aşamasında dahi vergi kaydının sorulmadığı için haksız bir uygulamaya uğradığını beyan etmektedir. Bu konuda yaptığımız araştırmada kesin bir hükme ulaşamadığımız için konu ile ilgili yorumlarınıza ihtiyaç duyulmuştur.

3213 sayılı Maden Kanununun 35. maddesi ile Maden Kanununun 1 (a) Grubu Madenleri ile İlgili Uygulama Yönetmeliği'nin 23. ve 25. maddesi kapsamında yapılan denetimle ilgili olarak, İl Özel İdaresince oluşturulan heyette görevli GİH sınıfındaki memurlara 6245 sayılı Harcırah Kanununa göre hak ettikleri gündeliklerin iki katı ödenir mi?

15.02.2001 tarihinde muhasebeci kadrosunda göreve başladım. 02.06.2008 tarihinde Açık Öğretim işletme fakültesini bitirdim. Memurluktan önce 421 gün sigortalı çalışmışlığım var. Askerlik hizmetini fiilen tamamladım. Mali hizmetler müdürlüğüne atanabilmem için daha ne gibi şartları yerine getirmem lazım. Şu an mahalli idareler eğitim seminerine kayıt yaptırmış bulunmaktayım.

2004 -2009 yılları arasında belediye başkanlığı sırasında doktora diploması alan ve bunu beyan etmemesinden kaynaklanan belediye başkanının mağduriyetinin giderilmesi amacıyla kazanılmış hak ve emeklilik müktesebi dereceleriyle ek göstergelerdeki eksiklik düzeltilmiş ek gösterge fark bordrosu hazırlanarak SGK’na (Devletçe verilen emekli keseneği) belediyece yatırılmıştır. Adı geçen yıllar arasında ilçemizin nüfusu 8.900 iken belediye başkanına 70.000 katsayı karşılığı, ilçemiz nüfusu 10.700 olduktan sonra da 80.000 katsayı karşılığı maaş ödemesi yapılmıştır. Bu eski belediye başkanı mağduriyetinin hala devam ettiğini, yukarıdaki mağdur olduğu dönemdeki alması gereken maaş farkını da talep etmektedir. Bu farkın ödenmesi mümkün müdür?

1 –Belediyemiz emlak, ÇTV ve su tahsil şefliklerince zaman zaman hatalı tahakkukların terkini konusunda meclis kararı alınması istenmektedir. 5393 sayılı Belediye Kanununun 18 inci maddesi uyarınca, meclis bu kararı alabilir mi, yoksa mülga l580 sayılı Belediye Kanununa göre yapılabilen bu uygulama yeni kanunda yer almıyor mu, haklı gerekçeleri olan tahakkuk terkinleri nasıl yapılabilir? 2 – 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 58 inci maddesine istinaden asalet tasdiki yapılacak bir memurun, asalet tasdiki ve tayininin onaylanması konusunda 5393 sayılı Kanunun 49/2 fıkrası gereği göre meclis kararı gerekir mi, meclis kararı, daha önceleri şu anda yürürlükte olmayan Belediye Memur ve Müstahdemleri Tüzüğünde buna ait madde olması ile mi alınıyordu? 3 – Belediye Meclisine katılan ve gündem maddelerine muhatap durumunda olan ilçe halkımız zaman zaman fikir ve görüş beyan etmek istemektedirler. Ancak, 5393 sayılı Belediye Kanunu ve Belediye Meclisi Çalışma Yönetmeliğinde buna ait bir madde veya yorum bulanamamıştır. Meclis başkanı durumunda olan belediye başkanı tarafından buna ait bir madde olmaması nedeniyle söz verilmemektedir. Bu konudaki görüş ve yorumlarınız nedir?

Aydın-İzmir karayolu üzerinde boş arazisi ve üzerinde herhangi bir yapısı bulunmayan yer için belediyemize açık hava gazino ruhsatı müracaatı bulunmaktadır. Müstecir arazi üzerine portatif bina yapacağından dolayı iskan ruhsatı alamamaktadır. Ayrıca karayolu olması sebebiyle içkili alan bölgesinde bulunmadığından müşterileri için portatif konaklama tesisi yapacağını beyan etmekle birlikte müracaat halinde bahse konu yer içkili alan bölgesine alınıp açık hava gazinosu ruhsatı verilip verilemeyeceği, ayrıca İşyeri Açma ve Çalışma Ruhsatlarına İlişkin Yönetmeliğe göre açık hava gazinosunun yer aldığı ancak tanımı olmadığından bu tanımlamanın daha önceki yönetmelik veya kanunlarda tanımlama olarak yer alıp almadığı hususunda bilgi verir misiniz?

Hizmet alımlarında iş deneyim belgesini ne kadar limite kadar idare ister yada istemeyebilir?

Ben imam hatip lisesini 1988 yılında bitirdim. 15.01.1997 tarihinde 12/3 derecede tahsildar olarak göreve başladım. Memuriyetten önce 15 ay askerlik hizmetimi yaptım. 07.07.2008 tarihinde 2 yıllık açık öğretim fakültesi sosyal bilimleri bitirdim. 2005 yılında devlet memurlarına verilen 1 dereceden yararlandım. Şu anda derece kademem 5/3'dür. Askerlik hizmet borçlanmasını yaptım ve yatırdım. Öğrenim durumumdan dolayı yapılan intibak tarihi 14.07.2008, normal terfi tarihi 15.10.2008'dir. 14.07.2008 tarihinde yapılan intibaktan sonra normal terfi tarihinde tekrar kademe almam gerekir mi? Yapılan intibak 14.07.2009 tarihinde mi? yoksa normal terfi tarihim olan 15.10.2009 tarihinde mi olacaktır? Şu ana kadar terfim yapılmadı. Şu anda olmam gereken derece kademe ve ek göstergenin ne olması gerekir?

İl özel idaresi, encümen kararı ile bir derneğe (kamu yararına çalışan gaziler derneği) ilçe özel idaresi bütçe kalemi üzerinden nakdi yardım aktarabilir mi? Bu yasal mıdır? Yöntem doğru mudur? İlçenin sorumluluğu nedir?

Belediyemiz bünyesinde çalışmakta iken bazı işçiler yıllık izinlerini kullanmadan emekliye ayrılmış bulunmaktadırlar. Bu işçilerden bazıları 3, 5, 10 ile 15 yıl geçtikten sonra belediyemize başvurarak kullanmadıkları izin karşılığını talep etmektedirler. Yukarıda yazılı bulunan nedenlerden dolayı, kullanmadıkları hangi izinler dikkate alınacaktır veya emekli olduktan sonra kaç yıl içerisinde başvurmaları gerekmektedir.

Emekli bir kişinin 200 m2’yi geçmeyen bir binası bulunmaktadır. Bunun yanında birer adet arsası ve arazisinin olması, binasının emlak vergisinden muafiyetini mi yoksa mükellefiyetini mi sağlar?