4708 sayılı Yapı denetimi Hakkında Kanunun 1'nci maddesinin ikinci fıkrası'da 'Ruhsata tabi olmayan yapılar' ibaresinden sonra gelmek üzere ' ile Tek parselde, bodrum katı dışında en çok iki katlı ve toplam iki yüz metre kareyi geçmeyen müstakil yapılar' ibaresi ve kanunun uygulanmasına ait aşağıda tanımlar bölümünde de Yapı İnşaat Alanı ve bu alan sınırları belirtilmiş olup bu tanıma göre bir yapının yapı denetim kapsamına girip girmeyeceğini belirlerken bodrum kattaki kömürlük vb. gibi ortak alanların da m2 olarak hesaba katılması gerektiği anlaşılmasına rağmen Bayındırlık ve İskan Bakanlığı Teknik Araştırma ve Uygulama Genel Müdürlüğü'nün 'Yalova Valiliği Bayındırlık ve İskan Müdürlüğü'ne yazmış olduğu 18/11/2004 gün ve 14392 sayılı' 5205 sayılı Kanun Uygulaması' konulu görüş yazısının ikinci paragrafında toplam 200 metre kare ifadesinden bodrum katlar dahil yapının 3030 sayılı Kanun Kapsamı dışında Kalan Belediyeler Tip İmar Yönetmeliğinde belirtilen Kat Alanı Sayısına(KAKS) (Emsal) esas alanının anlaşılması gerektiği belirtilmiş olup,'Kömürlük vb. alanlar'KAKS'alanına dahil bulunmamaktadır. Söz konusu Kanunu uygularken hangi tanımı(İnşaat Alanımı KAKS'mı) dikkate alarak yapıları değerlendirmemiz gerekmektedir.Saygılar

İçerisinde ruhsatlı ve iskanlı 3 blok bina bulunan bir parselde zemin kattaki bir daire sahibi proje dışı dairesine 2,5 m. yüksekliğinde 3,20*10 ebadında betonarme bir alan daha ilave etmiş olup yapılan şikayetler üzerine 3194 sayılı İmar Kanunu'nun 32 ve 42.maddelerini uygulayıp kendisine yasal tebligat yapıldı 1- Söz konusu kaçak ilavenin bulunduğu daire sahibi bu kaçak kısmın daireyi alırken müteahhit tarafından yapıldığını kendisinin bu durumu bilmediğini dolayısıyla para cezasının bu kişi üzerine kesilmesini talep etmekte 2- Kaçak kısım ile ilgili olarak ise yıkım yerine, kurumumuza tadilat projesi getirip bu kısmında ruhsatlandırılarak yasal hale getirilmesini talep etmekte olup Vatandaşımızın talep ettiği konularla ilgili nasıl bir işlem yapabileceğimiz konusunda bizleri aydınlatırsanız memnun oluruz.

Sayın yönetici, 24.02.1984 tarihinde yürürlüğe giren 3290/2981 sayılı İmar affı yasası uyarınca İl Özel İdaresine tahsis edilen hazineye ait taşınmazlara verilen Tapu tahsis belgesi; başvuru yapan ilgili yurttaşlara o günün koşullarında harçları ödettirilirek kendilerine tahsis edilmiştir.Şimde bazı yurttaşlarımız kendilerine tahsis edilen taşınmazların kendilerine satılmasını istemektedirler.Ayrıca bazıları kendilerine tahsis edilen alandan arta kalan taşınmazın satılmasını istemektedirler ( Örneğin İl Özel İdaresine 596.m2 tahsis edilen bu yerin 400.-m2.si yurttaşa tahsis edilmiştir.)yasal olarak İl Özel İdaresi bu taşınmazları satabilirmi ? Tapu Tahsis belgesinin tapuya çevrilmesi yasal olanaklımıdır? Yanıtlarınız için çok sağolun ve başarılar.

İyi çalışmalar ; Türk Ceza Kanununun 184. maddesine ek olarak çıkan 5377 sayılı kanunun 21. maddesine (184.maddenin İkinci ve Üçüncü fıkra hükümleri, 12 Ekim 2004 tarihinden önce yapılmış yapılarla ilgili olarak uygulanmaz.) göre 12 Ekim 2004 tarihinden önce yapılan ruhsatı alınmış fakat yapı kullanma izni (İskan) olmayan binalara su abonesi ver demekmidir. Yoksa bu ceza kanunu hükümlerini uygulamayacağım, verirseniz eğer imar kanununa göre işlem yaparım demekmidir. Bu konuda bizi aydınlatırsanız sevinirim. İlgilerinize teşekkür ederim.

İmar Kanunu 32. ve 42. maddesine göre yıkım kararı ve para cezası verilmiştir.Kanunda yapı sahibi denilmiştir. Burada yapı sahibinden anlasşılması gereken tapu maliki mi yoksa inşaatı yapan kişi midir? Bilgi veriseniz sevinirim. Teşekkürler.

İşyeri Açma ve Çalışma Ruhsatlarına İlişkin Yönetmeliğin 5. maddesi (c) bendinde; faaliyet gösteren işyerlerinin yapı kullanma izin belgesini almış olması gerektiği hükmü bulunmaktadır. Diğer işyerleri için (sıhhi müesseseler, berber, bakkal, içkisiz lokanta, emlakçı, büfe vb.) işyeri açma ruhsatları müracaatında ilgililerden yapı kullanma izninin alınmış olması şartını arayacak mıyız?

İşyeri Açma ve Çalışma Ruhsatlarına İlişkin Yönetmeliğin 6. maddesinde 19.03.2007 tarihinde yapılan değişiklikten sonra; özel hastane, klinik, doktor-diş hekimi muayenehaneleri, eczaneler, avukat büroları, muhasebe büroları, seyahat acentaları, halı saha spor tesisleri, deniz su sporları vb. yerlere işyeri açma ve çalışma ruhsatı verilecek midir?

Birinci sınıf GSM ruhsatı bulunan mermer fabrikasını ilk kademe belediyesi olarak çevre sağlığı ve zabıta yönünden denetleme ve yaptırım uygulama yetkimiz var mıdır? Söz konusu fabrika gürültü ve toz çıkardığı için şikayet konusudur. İlk kademe belediyesi olarak bu fabrikaya yaptırım uygulayabilir miyiz?

İş yeri denetimi neticesinde encümen kararı gereği 1 hafta süre ile sanat ve ticaretten men edilen iş yeri kapatma kararına ilgili kişi itiraz eder, mahkeme encümen kararını onar ve işyerine kapanma tebliği yapıl-dığında; işyeri faaliyet türü aynı olarak başka bir isme devir edilmişse kapatma kararı uygulanabilir mi? Ayrıca bu tür kararları uygulama ve itiraz süresi içerisinde ruhsat değiştirmek isteyenlere, (encümen kararı mahkeme kararı ile onandıktan sonra) ruhsat verilmesi uygun mudur?

Sayın HOCAM bizlere vermiş oldugunuz aydınlatıcı cevaplardan dolayı teşekkür eder çalışmalarınızda ba-şarılar dilerim. Biz küçük bir ilçe Belediyesi olmamıza rağmen 5 adet işletmemiz bulunmaktadır.Bu işletmelerimizi 5393 sayılı Kanunun 70 maddesi hükümleri çerçevesin-de şirkete dönüştürmek istiyoruz nasıl bir prosüdür izlememiz gerektiği hususunda tarafımıza vereceğiniz cevap için saygılarımı sunarım.

Bir vadandaş taraıfından 5393 sayılı Belediye Kanununun 18. Maddesinin (g) bendi gereği, Meclis Başkanlığına; kendisine ait aracın borçlarının ödenmesi şartıyla bağışta bulanacağına dair dilekçe vermiştir. Belediyemizce yapılan araştırmada; arabanın borcu arabanın değerinden az olduğu, şartlı bağışın kabul edilmesi durumunda Belediyenin menfaait olacağı görülmüştür. Bu şartlı bağışı Belediye Meclisi kabul edebilir mi? kabul edebilirse ne gibi işlem yapmamız gerekir, bu konu da bizleri bilgilendirirseniz seviniriz. Saygılarımızla.

Emlak Vergisi, su ve diğer tahakkuklu gelirlerin tahsilâtını yaparken, veznemizde bozuk para sıkıntısı çekildiğinden dolayı, yıllık tahakkuklarını işletirken yukarı 0.25 kuruş olarak işletebilir miyiz, işletirsek herhangi bir sıkıntı ortaya çıkar mı?