Ben 22/04/1994 tarihinde G.İ.H. sınıfında memur kadrosunda 10/2 derecede göreve başladım. 2 yıllık yüksekokul mezunuyum. 1994-1999 yılları arasında Yazı İşleri Müdürlüğünü vekaleten yürüttüm. 1999 -2004 yılları arası değişik birimlerde memur olarak görev yaptım. 2004 yılında tekrar boş bulunan 3 derecelik Yazı İşleri Müdürlüğüne vekâleten görevlendirildim. Şu anda 3/1 derecede bulunmaktayım. Bu duruma göre Yazı İşleri Müdürlüğü vekâlet ücretinden veya özel hizmet tazminatından faydalanabilir miyim?

2006 yılında 3194 sayılı İmar Kanununun 16. maddesine göre yol ve yeşil alan olarak terkini yapılan alan, plan değişikliği ile yeniden yapılan imar uygulaması ile yoldan ihdasen belediyemiz adına hisseli tapusu çıkmıştır. Çıkan tapudaki belediye hissesinin diğer hissedara bedelsiz verilmesinde belediye meclisi yetkilimidir? Belediye de çalışanlar ve benim görüşüm bunun olamayacağıdır. Başkan Bey ve uygulamacı Harita Mühendisi böyle yapan çok belediye var diyor. 5393 sayılı Belediye Kanunda böyle bir madde yoktur. Çıkan tapudaki taşınmazın bedel tespitinin yapılmasına müteakip satışı ile işlem yapılabilr diye düşünüyorum. Şimdiden vereceğiniz bilgiler için teşekkür ederim. Çalışmalarınızda başarılar dilerim.

emsal nedemektir, ben 1991 yılında liseyi bitirdim, aynı yılda memur oldum, açık öğretim fakultesine 2000 tarihinde kaydımı yaptırdım. 2 yıllık Büro yönetimi ve sekretelik bölümü önlisans diplomamı 2008 tarihinde aldım, şimdiye kadar 6 yıl üst üstten aldığım 2 kademe var, memurlara verilen bir dereceden de yararlandım, görevde iken askere gittim, Başkatip kadrosundayım, intibakım yapılsa emsale girermi, ayrıca şuanda kaçında kaçında olmam gerekir, ekgöstergem kaç olur, bu duruma göre özlet hizmet tazminat oranım kaç olur, bu konularda beni aydınlatırsanız memnun olurum, çok teşekkur ederim, çalışmalarınızdan dolayı tebrik ederim.

1-5510 sayılı kanunun 53.maddesine göer benim ilk başlangıç olarak 26.10.1982 tarihli ssk başlangıcımmı sayılacak, yoksa 15.09.1992 tarihli Emekli sandığı başlangıcı mı sayılacak. 2-Eğer ilk olarak ilk başlangıç olan ssk girişim sayılırsa , ssklı olarak emekli olmam gerekmektemidir, yoksa bir fiil 25 yıl ve 50 yaşını beklememmi gerekir. Dogumtarihim 01.12.1963 , ssk ya başlangıç tarihim 26.10.1982 ve pirim gün sayısı1213 gün, Emeklisandığı başlangıç tarihi 15.09.1992 ve devam etmekte. 540 gün askerlik yatırdım. Şimdiden teşekür eder saygılar sunarım. NOT: Tarafıma bildirmenizi rica ederim.

Sosyal Güvenlik Reformude yürürlüge giren Sosyal Güvenlik Reformu Ben 15/09/1992 tarihinde Devlet memuru olarak atandım.01.12.1963 doğumluyum ilk olarak 26.10.1982 tarihinde 12703427 ssk lı oldum. ssk lı gün sayım 1213 gün. 540 gün askerlik yatırdım. 1- sorum şu 5510 nolu kanunun 53 üncü maddesine göre,benim ilk ssk numaramı başlangıç olacak , yoksa Emekli sandığı numarammı sayılacak. 2-Eger ssk sicil numaram başlangıç ise, o zaman emekliligim ssk ya göre mi hesaplanacak

Lise Mezunu 1995 yılından beri Gelir Müdürü ve en son KASIM 2006 tarihinde 3/2 Kadro Derecede Bütçe Müdürü olarak çalışmakta iken Yapılan Norm Kadro çalışmaları neticesinde kadrom donduruldu.Halen 3/3 Dondurulmuş Bütçe Müdürlüğü kadrosunda bulunmaktayım. EKİM 2008 tarihi itibariyle Anadolu Üniversitesi AÖF İşletme Bölümünden mezun oldum. 1- İntibakımın yapılması durumunda kadro derecem kaçın kaçı olmalı ? 2-Ek göstergem ve Özel hizmet puanı ne kadar olmalı ? Bilgilendirilmem hususunu arz ederim. 12.10.2008 İL ÖZEL İDARESİ MEHMET SAİT ERCAN MERKEZ/ŞIRNAK BÜTÇE MÜDÜRÜ

bir belediye encümeni kendi şirketine ayit işmakinesini ve kamyonunu ihale yapmadan belediyenin işlerini yapıp başkabir kişinin faturasını kulanıp belediyeden para alabilirmi bu suç deyilmi encümenlerin belediyeleri soymasını nasıl engeleriz.

Encümene gönderilen 2009 yılı bütçesi Büyükşehir belediyelerinde Ekim ayının birinci gününden öncemi yada Kasım ayının birinci gününden öncemi meclise gönderilir. 5393 sayılı yasanın 62. maddesine göre Kasım ayının birinci gününden önce diye düşünüyoruz bizleri aydınlatırsanız seviniriz . Saygılarımla.

Merhaba, İl Özel İdareleri ve Belediyelerde sözleşmeli avukat statüsünde çalışanların iş sonu tazminatı ile ilgili bir sorum olacaktı. Avukat ile idare arasında yapılan hizmet sözleşmesine göre; "Sözleşmeli personel, 06.06.1978 tarih ve 7/15754 sayılı “Sözleşmeli Personel çalıştırılmasına dair esasları" belirleyen Bakanlar Kurulu Kararının 7 inci maddesinde belirtilen usul ve esaslar çerçevesinde ve aynı maddede gösterilen yönteme göre yapılacak hesaplama neticesinde bulunan miktarda iş sonu tazminatı hakkından yararlanır." denilmektedir. söz konusu Bakanlar Kurulu Kararının 7. maddesi ise şu şekildedir: "MADDE 7- (Değişik: 2/9/2005 tarihli R.G.) Kamu kurum ve kuruluşlarının yurt dışı teşkilatlarında sözleşmeli olarak çalıştırılan yabancı uyruklu personel ile haftalık çalışma saati süresi 40 (kırk) saatin altında bulunan personel (Milli Eğitim Bakanlığında norm kadro sonucu ortaya çıkan öğretmen ihtiyacının kadrolu öğretmen istihdamıyla kapatılamaması hallerinde sözleşme ile çalıştırılacak öğretmenlerde 40 saat şartı aranmaz) hariç olmak üzere, en az 2 hizmet yılını tamamlayanlardan; a) 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu gereğince malûllük veya yaşlılık aylığı bağlanması veya toptan ödeme yapılması, b) Hizmetlerine gerek kalmadığı için sözleşmesinin feshedilmesi veya yenilenmemesi, c) İstihdamına ilişkin mevzuatında yer alan hükümler uyarınca ilgilinin kendi isteği ile sözleşmeyi feshetmesi, d) İlgilinin ölümü, hallerinden birinin vuku bulmasından dolayı hizmet sözleşmesi sona erenlere, görev yapmakta olduğu pozisyon unvanı itibariyle, Devlet Memurları Kanununa göre girebilecekleri hizmet sınıfındaki aynı veya benzeri kadro unvanı esas alınarak hizmet yılı ve öğrenim durumu aynı olan emsali personele 5434 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı Kanunu hükümlerine göre bir hizmet yılı için ödenecek azami emeklilik ikramiyesi tutarını geçmemek üzere, çalışılan her tam hizmet yılı için ayrılış tarihindeki hizmet sözleşmesinde yazılı aylık brüt ücret tutarında iş sonu tazminatı ödenir. Bir yıldan artan süreler için de, tam yıl için hesaplanan miktardan o süreye isabet eden tutar kadar ödeme yapılır. Bu tazminatın ödenmesinde; daha önce iş sonu tazminatı, ikramiye ve kıdem tazminatı ile benzeri ödemelerde değerlendirilmiş süreler dikkate alınmaz. İş sonu tazminatı ödemesinde dikkate alınmış süreler kıdem tazminatı ile 5434 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı Kanunu hükümleri uyarınca ödenecek ikramiye hesabında değerlendirilmez. Ölüm halinde, yukarıdaki fıkra uyarınca hesaplanacak tutar, ölenin kanuni mirasçılarına ödenir. Kamu kurum ve kuruluşlarının yurt dışı teşkilatlarında sözleşmeli olarak çalıştırılan yabancı uyruklu personelden; hizmetlerine gerek kalmaması veya yaş haddi nedenleriyle sözleşmesi fesh edilen veya yenilenmeyenler, yerel sosyal güvenlik mevzuatına göre emeklilik, malûllük veya ölüm nedeniyle ayrılanların iş sonu tazminatı konusunda, yerel mevzuata uyulmasının zorunlu olmadığı durumlarda, Dışişleri ve Maliye Bakanlıklarının uygun görüşleri alınmak koşulu ile sözleşmelere hüküm konulabilir. Ancak bu yolla ödenecek iş sonu tazminatı tutarı aralıksız olarak çalışılan her tam yıl için son aylık sözleşme ücretinin %50'sini geçemez. Bir yıldan artan süreler için de, tam yıl için hesaplanan miktardan o süreye isabet eden tutar kadar ödeme yapılır. Bu statüde çalışanların sözleşme koşullarına uymaması nedeniyle kurum tarafından, sözleşme esasları dışında herhangi bir nedenle çalışanlar tarafından, sözleşmesinin feshedilmesi veya yenilenmemesi hallerinde, iş sonu tazminatı ödenmez. İş sonu tazminatı ödemelerinde emsal belirleme hususları ile uygulamada ortaya çıkabilecek tereddütleri gidermeye Maliye Bakanlığı yetkilidir." Bu hükümler çerçevesinde sözleşmeli personel statüsünde çalışan bir avukat'ın evlenme ya da askere gitme nedeniyle sözleşmeyi tek taraflı feshetmesi durumunda 2 yılı doldurmuş olmak kaydı ile iş sonu tazminatı alabilir mi? Başka bir deyişle İş Kanunu'nun kıdem tazminatına ilişkin kısımları sözleşmeli personel için de uygulanabilecek mi? Bakanlar Kurulu Kararı'nın (c) bendinde bahsedilen İstihdamına ilişkin mevzuatında yer alan hükümler uyarınca ilgilinin kendi isteği ile sözleşmeyi feshetmesi,"nin içine hangi durumlar giriyor? Çok teşekkürler şimdiden.

Belediyemizin maddi imkânlarının yetersizliği nedeniyle Emekli Sandığı, Tedaş vb. kurumlara borçlarımızı zamanında ödeyemiyoruz. Zamanında ödenmeyen borçlara ilgili kurumlar tarafından gecikme zammı uygulanıyor ve tahsil ediliyor. Maddi imkânsızlık nedeniyle zamanında ödeme yapılamamasından dolayı borçlara uygulanan gecikme zamlarının ödenmesinde sarf evrakına hangi belgeler eklenmelidir. Gecikme zammının ödenmesindeki sorumluluk durumu nedir?