BELEDİYELERDE MOBBİNG VE TAZMİNAT DAVALARI GÜNDEMDE

İş hayatında sıklıkla gündeme gelen mobbing kavramı, belediye işyerlerinde yaşanan olaylar üzerinden yeniden tartışılmaya başlandı. İş Başmüfettişi Cumhur Sinan ÖZDEMİR’in kaleme aldığı makalede, mobbingin tanımı, etki alanı ve hukuki sonuçları detaylı bir şekilde ele alınıyor.

Uluslararası Çalışma Örgütü'ne (ILO) göre, mobbing, bir veya bir grup çalışanın sistematik, kasıtlı ve sürekli olarak hedef alınması ile gerçekleşen psikolojik baskı ve yıldırma hareketlerini içeriyor. Özellikle işyerinde psikolojik şiddet olarak adlandırılan bu durum, kişilik haklarını ihlal ederek mağdurlar üzerinde derin etkiler bırakabiliyor.

Mobbingin Hukuki Boyutu

Cumhur Sinan Özdemir’in makalesinde vurgulandığı gibi, Türk Borçlar Kanunu’nun 417. maddesi gereğince işveren, çalışanların psikolojik ve fiziksel bütünlüğünü korumakla yükümlüdür. Bu yükümlülük kapsamında işverenler, mobbing mağduru çalışanlara karşı sorumluluk taşır. Özellikle manevi tazminat davalarında mağdurların uğradıkları psikolojik zararlar göz önünde bulundurularak, mahkemelerce tazminat kararı verilebilmektedir.

Yargıtay kararları ise mobbingin tanımında sürekliliğin önemine dikkat çekiyor. Münferit kaba ya da rahatsız edici davranışlar mobbing olarak değerlendirilmese de, sistematik olarak yapılan psikolojik şiddet, işverenin hukuki sorumluluklarını doğuruyor.

Belediye İşyerlerinde Örnek Davalar

Makale, belediyelerde yaşanan mobbing örneklerine de ışık tutuyor. Bir belediye başkan yardımcısının açtığı manevi tazminat davasında, mahkeme süreci ve karar detayları, bu davaların nasıl sonuçlanabileceğini göstermesi açısından dikkat çekici. Mahkeme, belediye başkan yardımcısına uygulanan psikolojik baskıyı “kişilik haklarının ihlali” olarak değerlendirerek, manevi tazminata hükmetmiştir.

Uzman Görüşü ve Çözüm Önerileri

Cumhur Sinan Özdemir, mobbingin yalnızca mağdurları değil, işyeri verimliliğini ve huzurunu da olumsuz etkilediğine dikkat çekiyor. Özellikle işverenlerin, çalışanların itibar ve onurunu koruyacak önlemler almasının gerekliliğini vurgulayan Özdemir, mobbingle mücadelede yasal düzenlemelerin ve farkındalık eğitimlerinin önemine değiniyor.

Sonuç

Mobbing, işyerlerinde yalnızca bireysel bir sorun değil, aynı zamanda kurumsal bir problem olarak ele alınmalıdır. Belediyeler gibi kamu kurumlarında yaşanan mobbing olaylarının, hem çalışan haklarını hem de işin etkinliğini zedelediği açıktır. İşverenlerin, yasal yükümlülüklerini yerine getirmesi ve mobbingle mücadelede kararlı bir duruş sergilemesi, mağdurların haklarını koruma adına büyük önem taşıyor.

Daha fazla bilgi ve detay için İş Başmüfettişi Cumhur Sinan Özdemir’in makalesini inceleyebilirsiniz. Mobbingle mücadelede farkındalık yaratmak adına yazıya dikkat çekmek önemli bir adım olacaktır.

Daha fazla bilgi için Yerel Yönetim ve Denetim dergimizin Eylül-2024 sayısını okuyabilirsiniz. Dergimize mobil uygulamamız veya internet sitemiz üzerinden ulaşabilirsiniz.

Dergimize ulaşmak için tıklayınız...

KONTDER

X (Twitter): @kontder          İnstagram : kontderr